Diyanet İşleri Başkanlığı’nın HDP’li siyasetçilerin yargılandığı Kobanê Davası’na HDP’lilerin “dini değerleri özüne kadar utandırdıkları” gerekçesiyle katılma talebinde bulunduğu ortaya çıktı. Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi Diyarbakır Milletvekili Serhat Eren, dilekçedeki ifadelere tepki gösterdi.
MA’de yer alan habere göre, HDP Genel Merkezi’nde basın toplantısı düzenleyen Eren, dava konusu Kobanê hareketleri öncesinde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Kobanê düşecek” açıklamasını hatırlatarak, protestoların bu olaylardan sonra kışkırtıldığını ifade etti. kelimeler. AKP iktidarı tarafından bir “intikam davasına” dönüştürüldüğüne işaret eden Erdoğan, “Provokasyonlardan AKP hükümetinin tüm güvenlik birimleri, İçişleri Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı ve MİT sorumludur. ve o sırada meydana gelen ölümler.”
“Diyanet IŞİD’e meşruiyet kazandırıyor”
Sanık olarak yargılanması gereken kurumların ‘mağdur’ rolüyle Kobanê Davası’na müdahil olmak için yarıştığını söyleyen Eren; “Kobani Komplo Davası gerçekleri tersine çeviren, sorumlularından ve mağdurlarından hesap sorulmaya çalışılan bir davadır. O dönemin sorumlu kurumlarından biri de Diyanet İşleri Başkanlığı idi. IŞİD’i düşünürsek. Barbarları İslam adına cihatçı ilan eden Diyanet İşleri Başkanlığı, DAİŞ’in saldırılarına meşruiyet yaratmaya çalışırken, “Diyanet İşleri Başkanlığı, Kobanê Komplo Davası’nda devam eden mütalaaya karşı yargılanan arkadaşlarımıza silahlı saldırıda bulundu. ahlak sınırlarını aşan, sınırları aşan bir değerlendirme. Saldırgan bir dil kullandı.”
‘DIANET SAVCILIK ROLÜNÜ ÜSTLENİYOR’
Eren, “Diyanet Kobani Davası’na gönderdiği dilekçe ile adeta savcı rolünü üstlenmiş, bu haksız ve hukuksuz davayı meşrulaştırmaya çalışmıştır.” Kobani ve Şengali’yi işgal etmek de benzer nitelikteydi. “Kürtler için cinayet zorunludur.”
‘FATVA DİYAN ELLERİ TARAFINDAN VERİLMİŞTİR’
“DAİŞ barbarlarının Kürt halkını katletmeye çalışırken IŞİD’e ‘cihatçı’ diyerek saldırılarına sessiz kalarak karşı durmayan ve o dönemde yaşananların sorumlusu olan Diyanet İşleri Başkanlığı ve yargılanması gerektiğini, çirkin açıklamalarıyla İslam dinine en büyük zararı vererek, arkadaşlarımızı cinayet, ahlaksızlık ve cinayetle itham ettiler.Kendisini yağma ile eleştiren Eren, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bu suçları işlediğine dikkat çekti. İşler görüşe karşı misyon sınırlarını aşarak belgeye ilişkin hükümetin taleplerini sunan fetva şeklinde bir dilekçe gönderdi.
Eren, “Kobani Komplo Davası’nı soruşturma aşamasından bugüne kadar hep talimatla yürüten iktidar, savcının mütalaasını söylemeye vakit bulamıyor, iftira belgelerine de güvenmemiş olmalı. Diyanet İşleri Başkanlığı bu dilekçe ile AKP-MHP iktidarının sözcülüğünü yapmaya çalıştığını göstermiştir.”
DIANET’İN Dilekçesi
Dilekçede şu ifadeler yer aldı:
“Misyonu, İslam dininin temel kaynaklarına dayalı gerçek ve yeni bilgilerle toplumu din konusunda aydınlatmak, inanç, ibadet ve ahlak esaslarına ilişkin çalışmalar yapmak ve ibadethaneleri yönetmek olan Başkanlığımız, toplumun dini, ahlaki ve manevi değerlerini her daim yaşatmak için; manevi bedellerini her zaman diri tutan, tüm insanlığın huzur ve sükununa katkıda bulunan, en aktif ve en saygın kurumdur. İslam Dini ile ilgili her konuda referans alınır.
Davaya karışan kişilerin eylem ve davranışları bu durumun temelini sarsan telafisi mümkün olmayan sonuçlara yol açmaktadır. Gerçekten vicdanlara hitap eden din hizmetlerinde güven ve inanç kaybedilirse, boşluk kabul etmeyen bu alanın çeşitli sapkın hareket ve gruplara kalacağı tartışılmaz.” (HABER MERKEZİ)
